20 Ağustos 2010 Cuma

Dost , Kardeş Pakistan Yaralarını Sarmaya Çalışıyor...

'' Pakistan , Pakistan cive Pakistan '' '' Cive , cive , cive Pakistan '' ...

benim gibi 30 lu yaşlarında olan olgun delikanlılar , TRT' nin bundan 15-20 sene kadar önce canı sıkıldıkça çaldığı sempatik şarkıyı mütebessüm bir ifadeyele hemen hatırlayacaklardır... Dost , kardeş Pakistan ' ın gülen samimi yüzünün melodisidir bu şarkı , 20 yıldır benim için...

Şu sıralar tarihinin en büyük felaketini yaşayan Pakisan ' ın içler acısı hali ile her karşılaşmamda aklıma bu şarkı geliyor va canım çok acıyor... Sanki geçmişimin güler yüzlü hatıralarının paramparça edildiğini ve ruhumda ölümün veya cehennem yalnızlığının kol gezdiğini hissediyorum...

Pakili felaketzedeler perişan haldeler... Ülkede alt yapı çökmüş , tarım alanları tamamiyle zarar görmüş , açlık ve susuzluk baş göstermiş ve 600 bin insanın ne halde olduğu meçhul durumda... Resmi rakamlar ölü sayısını 1500 olarak verse de ülkemizde yaşadığımız felaketlerden tecrübeli olduğum için bu resmi (!) rakamların hiç de gerçekleri yansıtmadığını düşünüyorum... Hadi diyelim doğru... sadece bununla kalmayacak malesef... Salgın hastalıklarla ikinci bir ölüm dalgası daha bekleniyor... Haiti ' de yaşanan insanlık daramı  benzeri bir tehlike kapıda...

Birleşmiş Milletler 'den gelen yetkililer yaşanan felaketin , 2004 Hint Okyanusu Tsunamisi , 2005 Keşmir Depremi ve 2010 Haiti Depremi fellaketlerinin toplamından çok daha fazla trajik ve derin yaralar açan bir etkisi olduğunu vurguluyorlar... Uluslararası toplum da felakete çok duyarsız kalınca , katlanarak artan acı , ülkenin felaket bataklığına  giderek daha derinlemesine saplanmasına sebep oluyor... Dikkatimi çeken nokta , felaketin Ramazan ayına denk gelmesine rağmen müslüman ülkelerin Pakistana olan kayıtsızlıkları... Dünya genelinde tüm müslüman ülkeler içinde onlara en çok yardım elini uzatan ülke yaklaşık 11 milyon dolar ile Türkiye...

Birleşmiş Milletler ilk etapta acilen 460 milyon dolaralık yardıma ihtiyaç duyulduğunu söylese de , şu ana kadar bu yardımların ancak üçte biri sağlanabilmiş durumda... İşin en kötü olan tarafı da , gelen yardımların köpeğin önüne atar gibi verilmesi... Eğer bu yardımların arkası gelmez ve Pakistan uluslararası arenada yalnız bırakılırsa , kısa bir süre içerisinde 3 buçuk milyon çocuğun ölümüne engel olunamayacak... Ülkenin yeniden inşası için 10 milyar dolar gibi akla hayale sığmayacak bir meblaya ihtiyaç var... Devletin bu yapılanmayı tek başına sağlaması ise pek mümkün görünmüyor...

Beni üzen bir başka konu ise , Pakistan ' ın yakın zamanda Taliban ' a karşı bir savaş açması sebebiyle halkın terör belasına karşı da hedef tahtası haline gelme riski taşıması... Saldırılar gerçekleşmese dahi , radikallerin etkinliklerini arttırıp , ülke yönetiminde baskın bir güç oluşturmaları olasılık dahilinde...

Yaşam akıp geçmeye ve geçmişin altın hatıralarını birbir hayat veznesinde bozdurmaya devam ediyor... Her büyüme macerası , masumiyet sayfalarını koparıp atıyor fani ömrümüzün hırsla ve iştahla... Bakalım sıra yarın geçmişin hangi değerli gülümseten , huzur veren hatırasına gelecek... Sevgi ve Saygılarımla... Fırat Öçal

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder